Konteyner Yağmuru: Deniz Taşımacılığında Karşılaşılan En Genel Sorun ve Çözümleri
Deniz taşımacılığında sıkça karşılaşılan ve ürünlerin zarar görmesine neden olan 'Konteyner Yağmuru' fenomeni, özellikle uzun süreli sevkiyatlar sırasında meydana gelir. Tuzlu su ve hava yoğunluğunun etkisiyle ortaya çıkan bu durum, uygun önlemler alınmadığında ciddi mali zarar ve prestij kayıplarına yol açabilir. Bu makalede, Konteyner Yağmuru'nun nedenlerini, etkilerini ve önlenmesi için uygulanabilecek yöntemleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Özellikle ihracatta pek çok sektör için pas, küf ve kötü koku olmaksızın güvenli ve temiz sevkiyat büyük bir sınavdır. Her zorlu sınav gibi öncesinde titizlikle hazırlanmak ve tüm şartların üstesinden gelebilmek için tam donanım gerektirir. Tabii ki uzman bir rehber eşliğinde… Bu kapsamda, 'deniz taşımacılığı' ve 'korozyon önleme' gibi konulara odaklanacağız.
İsterseniz bu zorlu şartları daha iyi anlayabilmek için biraz daha konuya yakından bakalım;
Hava sıcaklığı sevkiyat boyunca uçlarda seyredecektir.
Gündüz ile gece arasındaki yüksek sıcaklık farkı yoğuşmanın temel sebebidir. Stabil durumda dahi ciddi bir risk unsuru olurken farklı iklim tiplerine doğru, haftalar belki de aylar süren yolculuklar boyunca ürünleriniz litrelerce suya maruz kalmaktadır.
Aşağıdaki tablo üzerinde bir örnek çalışma yapalım;
Şekil1: Hava Sıcaklığı- Relative Rutubet ile havadaki nem miktarının değişim(g/m3) tablosu
Tablo üzerindeki değerleri incelediğimizde hava sıcaklığı düştükçe havada tutunabilen nem miktarının hızla azaldığını görüyoruz. Tutunamayan su buharı bulduğu yüzeyde yoğuşup hızla sıvı faza geçecektir. Yani gündüz 50°C sıcaklığa maruz kalan konteyner içinde havanın 1 m3 ‘ünde 83g/ m3 su buharı mevcuttur. Gece hava sıcaklığının aniden 5°C’ye düşmesi ile havanın 1 m3 içinde taşıyabileceği nem miktarı 6,8 m3 ‘e düşer. Aradaki fark olan 76,2 m3 nem ise tamamen ürünlerinizin üzerinde yoğunlaşacaktır. Endüstriyel hacimdeki nakillerde konteyner hacminin 1 m3‘den kat kat fazla olduğunu düşünürsek riskin büyüklüğü açıkta ortadadır.
En Yüksek Risk Sınıfı Deniz Aşırı Yolculuklar
Konteyner içindeki yoğuşmanın genel mantığı bu şekilde. Peki her ortam birbiriyle aynı risk sınıfında mı? Hayır. Genel olarak nemli iklimde risk daha fazla olmakla birlikte bir durum var ki hassasiyet ve bilinçle yaklaşmak gerekir: DENİZ TAŞIMACILIĞI.
Kıyı iklimlerinde havada aşırı nem tutunur. Bazı bölgelerde sıcak günlerde nefes alırken dahi güçlük çekmemizin sebebi bu nemdir. Aynı şekilde deniz aşırı yolculuklarda konteyner içindeki havanın nem miktarı oldukça yüksektir. Gece oluşan sıcaklık değişimi ile oldukça fazla miktarda nem yoğuşup sıvı faza geçecektir. Maalesef bu durum ortamdaki tek tehlike değildir. Ortamdaki tuz korozyon etkenlerden biridir.
Metal yüzeyinde bazı bölümler diğerlerine göre daha soydur, elektron çeker. Zayıf olan bölümler elektron vererek pozitif iyonlar halinde çözünürken, iyonik çekim kuvvetleri ile negatif iyonlar korozyon bölgesine hücum eder, Bu durum metalin daha kolay çözünmesine, dolayısıyla korozyonun hızlanmasına neden olur, yerçekimi yönünde oyuklanma başlar.
Konteyner Yağmurunu Tek Bir Ürünle Elemine Edebilir Miyiz?
Konteynerler ile yapılan uluslararası sevkiyatlarda, yüksek rutubetli deniz ortamlarında gündüz ve gece arasında oluşan yüksek sıcaklık farkından dolayı konteyner içindeki havadaki mevcut rutubet kontemine olmakta ve konteyner yağmuru dediğimiz olay gerçekleşmektedir. Bu olay sonucu konteyner içindeki ürününüzün gerek ambalajı gerekse ürününüzün kalitesi kötü etkilenmektedir.
Özel formülasyonlu 250gr. dan 2kg.’a kadar farklı boyutlarda ambalajlarda üretilen bu özel CONTPACKPLUS paketleri 60–80 gün sürekli çalışarak rutubetin kondense olmasını engeller ve ağırlığının 0 ‘ü kadar su ve rutubet adsorbe edebilir.
Tüm sevkiyatlarınızın güven içinde gerçekleşmesi ve ürünlerinizin müşterilerinize rutubetten zarar görmüş şekilde ulaşmaması için kullanılması kesinlikle önerilmektedir.
ÖZELLİKLERİ